Konut yapı kooperatifinin vergilendirilmesi

Veren Makam : Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Tarih : 07.06.2016 Sayı : 116853

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuzu, kooperatifinizin 1988 yılında kurulduğu ve o tarihte satın alınan tarla vasfında, tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan iki adet arazisinin bulunduğu, herhangi bir ticari faaliyetinin olmadığı, sermaye üzerinden kazanç dağıtımının, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmesinin, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmasının ve huzur hakkı verilmesinin söz konusu olmadığı ve stopaja tabi herhangi bir ödemesinin bulunmadığı belirtilerek, kooperatifinizin kurumlar vergisinden muaf olup olmadığı ile Ba ve Bs bildirim formu verme zorunluluğunun bulunup bulunmadığı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

I-KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

Bilindiği üzere; 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1'inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı Kanunun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir işyeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13'üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmış olup, uygulamaya ilişkin açıklamalar 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde yapılmış bulunmaktadır.

Buna göre, kooperatifinizin, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde belirtilen şartları taşıması halinde kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanması mümkün bulunmaktadır.

II-VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve Mükerrer 257'nci maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 350 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiş olup, 362, 381 ve 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile bu yükümlülüğe ilişkin usul ve esaslar ile bildirim hadleri açıklanmıştır.

Bu çerçevede, 381 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğin 4.13 bölümünde "Kurumlar vergisinden muaf olanlar 2007 yılı ve takip eden yıllarda Ba ve Bs bildiriminde bulunmayacaklardır." açıklamasına yer verilmiştir.

Ayrıca, söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde açıklanmış olup, Tebliğin (1.1.2) bölümünde; "Kurumlar vergisinden muaf olan mükellefler, muafiyetten yararlandıkları hesap döneminden itibaren Ba-Bs bildirim formu vermeyeceklerdir." denilmektedir.

Buna göre, kooperatifinizin 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda belirtilen muafiyet şartlarını taşıması halinde, 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği uyarınca muafiyetten yararlanıldığı hesap döneminden itibaren Ba-Bs bildirim formu verme yükümlülüğü bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, 28/08/2010 tarih ve 27686 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mükelleflerin İzahat Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmeliğin "Özelge Talebinin Kapsamı" başlıklı 8'inci maddesinin birinci fıkrasında, özelgenin mükelleflerin ve vergi sorumlularının vergi durumları ve vergi uygulaması bakımından müphem ve tereddütü mucip gördükleri hususlar hakkındaki izahat taleplerine ilişkin olarak verileceği; ikinci fıkrasının (ç) bendinde, somut bir olaya dayanmayan, teorik hususlara ilişkin bilgi ve izahat taleplerinin özelge kapsamında değerlendirilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Bu itibarla, özelge talep formu ve ekinde diğer vergiler bakımından tereddüt edilen hususlar ile ilgili bilgi ve belgelere yer verilmediğinden bu yönde değerlendirme yapılamamış olup, konu ile ilgili bilgi ve belgelerle somut bir olaya dayandırılması halinde diğer vergiler yönünden de ayrıca değerlendirme yapılabilecektir.

Yorum Gönder

0 Yorumlar